Yerel seçimlerin gündemde olduğu bu günlerde siyaseten uzak durmak imkansız hale geldi. Evde, sokakta, iş yerinde kahvede  kısacası hayatın her alanında vatandaş siyaset konuşuyor. Herkes başkan adayları hakkında yorumlar yapıyor, tartışıyor, fikir ve düşüncelerini bazen seviyeli bazen kırıcı ortaya koymaya çalışıyorlar. Bu sohbet ve tartışmalar maalesef adayların yapacakları hizmetler üzerinden değil, adayın kişiliği, üyesi olduğu siyasi parti veya ideoloji üzerinden yürüyor. Oysa geçmiş seçimlerde halk, seçilecek başkanın herkesin başkanı olacağını düşündüğü için hangi adayın daha iyi hizmet edebileceğini tartışıyordu. 
    Maalesef çeyrek yüz yıldır ülkeyi yöneten iktidar, seçmenin davranış, ve düşüncesini değiştirmeye başladı. Bencil ve çıkarcı, benden senden bir seçmen kitlesi oluşturuldu. Memleket ve ülkesini düşünen seçmen kitlesi yerine, çıkar odaklı bir seçmen kitlesi oluştu. Üstelik iktidar bunu yaparken, Vatan millet Sakarya edebiyatını kullanarak oluşturdu. Ülke talan edilirken, torpil yolsuzluk olağan olmuşken, Ekonomi freni patlamış kamyon gibi uçuruma sürüklenirken. Ülkenin sorunları konuşulmasın diye, Din elden gider, ezanlar susar edebiyatı ile seçmeni bölerek, siyasetin amacı dışına taşıdılar. Oysa örneğin, Diyarbakır'da 639 yılından beri ezanlar hiç susmadı, susmazda. Diyarbakır'ı bırak müslüman olmayan çoğu ülkede ezan okumaya devam ediliyor. Örneğin: Almanya'da camilerde ezan okunuyor. Kendisiyle işbirliği içinde olan veya destek veren siyasi partiyi vatansever, işbirliğine yanaşmayan muhalefet partisini terör destekli ilan edebiliyor. Kendisine oy veren kürt vatandaşın iradesine saygı duyup vermeyenin iradesini yok sayan bir iktidar var. Demokrasinin olmazsa olmazı olan eşit şartlarda propaganda yarışı, bu hükumet döneminde maalesef yapılamamaktadır. Muhalefet adayları, rakipleriyle değil aynı zamanda devletin tüm imkanlarını arkasına alan, devletin tepesinden başlayarak devletin en alt kademesine kadar olan tüm kurumları ile yarışmak zorunda kalmışlardır. Bu yetmezmiş gibi seçmeni hizmet etmemekle tehdit eder oldular. 
   Seçmennin hür iradelerini kullanarak halkı, memleketi ve ülkesi için hizmet edecek, yalan dolanı olmayan dürüst ve şeffaf belediyecilik yapacak adayı seçeceğine inanıyorum. Kavgasız, olaysız, hoşgörünün egemen olduğu bir secim süreci diliyorum. İnşallah namuslu siyaset yapanlar kazanır. Saygılarımla.
Bedri dalkıliç